Chernetchenko D, Prasolov P, Aganov S, Voropai A, Polishchuk Y, Lituiev D, Nayshtetik E. Effects of Binaural Beat Stimulation in Adults with Stuttering. Brain Sciences. 2023; 13(2):309. https://doi.org/10.3390/brainsci13020309
Son yıllarda, çeşitli çalışmalar kekemelik ile korteksteki anormal elektroensefalografik (EEG) β-gücü arasında bir bağlantı olduğunu göstermiştir. Binaural uyaranlara maruz kalmanın etkileri, kekemeliği olan 6 yetişkin ve normal akıcı konuşan 6 katılımcıdan oluşan kontrol grubunda EEG, EKG (stres göstergesi olarak kalp hızı değişikliklerini izlemek için) ve konuşma analizi kullanılarak incelenmiştir. Binoral uyarı olmadan standart okuma görevleri sırasında, kontrol grubunda EEG β-gücü sol hemisferde sağ hemisferden önemli ölçüde daha yüksekti. Kekemeliği olanlarda ise uyarı öncesi yüksek olmayan sol hemisfer EEG β-gücü uyarıdan sonra 1,54 kat arttı. Kekemeliği olan katılımcılarında uyarıdan sonra korteksin sol frontotemporal alanı ve temporoparietal kavşağında ortalama β-bant gücü sırasıyla 1,65 kat ve 1,72 kat artış göstermektedir. Konuşmadaki akıcısızlık oranı uyarıdan hemen sonra önemli ölçüde azaldı (başlangıç değerinin medyanı %74,70). Benzer şekilde, konuşma hızı uyarıdan hemen sonra önemli ölçüde arttı (ortanca %133,15). İlk kez işitsel binoral vuruş uyarımının kekemelikte konuşma akıcılığını artırabileceğini ve etkisinin korteksin sol frontotemporal ve temporoparietal kavşağında EEG β-bant gücündeki artışla orantılı olduğunu gösteriyoruz. β-gücündeki değişiklikler uygulamadan hemen sonra tespit edildi ve 10 dakika boyunca devam etti. Ek olarak, stres seviyelerinde bir azalma da bu etkilere eşlik etti.
Not (Prof. Dr. Şükrü Torun)
Çalışmada binaural uyaran sonrası beta gücünde artış saptanan sol frontotemporal alanı ve temporoparietal kavşak, konuşma fonksiyonu ile doğrudan ilgili olan beyin bölgeleridir. Az sayıdaki katılımcı ile gerçekleştirilen bu çalışmanın yazarları konuşma akıcılığındaki düzelme ile EEG β -gücündeki artış arasında doğru orantılı bir doz-etki ilişkisi olduğunu öne sürse de bu iddianın daha fazla sayıda katılımcıyı kapsayan araştırmalarla test edilmesi gereklidir. Bu tip çalışmalarda binaural beat içermeyen işitsel uyaranların kullanıldığı bir sham-kontrol grubunun da eklenmesi daha güvenilir sonuçlar verebilir. Böylece, işitael uyaran etkisinin yalnızca sesle mi yoksa binaural beat’le mi ortaya çıktığı daha iyi ayırt edilebilir.
